Medya Ombudsmanı Bildirici: Gazetecilikte yeni iş kanunu tehlikesi!

Medya Onbudsmanı Faruk Bildirici, basın ve deniz iş kanunları da dahil olmak üzere 20 farklı kanunun tek metinde toplanmasına yönelik çalışmaları eleştirdi. “Bütün iş yasalarını tek metinde toplamaya kalkmak zaten baştan sorunlu bir yaklaşım. Birbirinden farklı nitelikler taşıyan onlarca sektördeki çalışanlarla ilgili iş yaşamı düzenlemelerini tek metinde düzenlemek, yeni sorunlar doğuracaktır” diyen Bildirici, “Gazetecilerin kazanılmış haklarının yargı kararları ile ortadan kaldırılmasına göz yuman, hatta destekleyen bu iktidarın ‘tek kanun’ metninde gazeteciliğin farklılığını gözetmesi de beklenemez” dedi.

Bildirici, internet sayfasında yayımladığı bugünkü yazısında “esnek çalışma saatleri” üzerinden kamuoyuna yansıyan düzenlemeyi değerlendirdi. Yapılmak istenenin gazeteciler için risk taşıdığını söyleyen Bildirici, “Bu kadar önemli olmasına rağmen yaygın medyanın üzerinde çalışılan taslağı öğrenip, toplumu bilgilendirme ve tartışma yaratma çabası gütmemesi de dikkat çekici. Üstelik de ortadan kaldırılacak yasalardan biri de Basın İş Kanunu. Anlayacağınız, bu değişim tüm medya çalışanlarını yakından ilgilendiriyor” dedi.

“Gazetecilerin haklarının birleştirilmiş iş kanununda korunmasını beklemek hayalperestlik olur”

Bildirici, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’ndaki hazırlık toplantılarına Türkiye Gazeteciler Sendikası adına katılan hukukçu Meliha Selvi’nin de şu görüşlerini aktardı:

“Eğer yıllık izin tam olarak kullandırılmamışsa, iş akdi feshinde, yıllık izin ücretinin gazeteciye iki kat olarak ödeneceği yönündeki düzenleme Yargıtay kararı ile yok edildi. AYM, kanundaki ‘ücretin peşin ödenmemesi halinde, ay başından itibaren günlük yüzde 5 fazlası ile ödenmek zorunda olacağı’ düzenlemesi ve ‘fazla mesai, ulusal bayram genel tatil ücreti, hafta tatili ücretlerinin izleyen ay başında ödenmemesi halinde, günlük yüzde 5 fazlası ile ödenmesi’ gerektiği yönündeki düzenlemeleri iki kararla iptal etti. Hal böyleyken ‘tek kanun’ uygulamasının halkın haber alma hakkını önceleyen 212 sayılı kanunla getirilen hakları tamamen ortadan kaldıracağı aşikâr.

Mesleki farklılıklar tek metinde korunamaz. Gazetecilerin ücretlerinin peşin ödenmesi, yıllık izninin en az 4 hafta olması, meslek kıdemi 10 yıl ve üzeri gazetecinin 6 hafta yıllık izin hakkının bulunması, askere giden gazetecinin ücretinin yarı oranında ödenmesi gibi hakların birleştirilmiş iş kanununda korunmasını beklemek hayalperestlik olur.”

“Bütün iş yasalarını tek metinde toplamaya kalkmak zaten baştan sorunlu bir yaklaşım”

Bildirici, “Selvi’nin uyarıları çok haklı. Bütün iş yasalarını tek metinde toplamaya kalkmak zaten baştan sorunlu bir yaklaşım. Birbirinden farklı nitelikler taşıyan onlarca sektördeki çalışanlarla ilgili iş yaşamı düzenlemelerini tek metinde düzenlemek, yeni sorunlar doğuracaktır. Üstelik de bu düzenlemeyi, çalışma yaşamında her daim işveren çıkarlarını önceleyen AKP iktidarı yapıyor. Gazetecilerin kazanılmış haklarının yargı kararları ile ortadan kaldırılmasına göz yuman, hatta destekleyen bu iktidarın ‘tek kanun’ metninde gazeteciliğin farklılığını gözetmesi de beklenemez” ifadelerini kullandı.

“Acı sürprizlerle karşı karşıya kayabiliriz”

“Üzücü olan da gazetecilerin böyle bir mesleki sorun karşısında 63 yıl öncesinde olduğu gibi örgütlü bir dayanışma içine giremiyor olması” diyen Bildirici, “Bari hiç olmazsa yasa hazırlıkları dikkatle izlenip, kamuoyu bilgilendirilse, bu yasal değişikliklerin toplumda ayrıntılı olarak tartışılmasına zemin hazırlansa….  Aksi halde acı sürprizlerle karşı karşıya kayabiliriz” dedi.

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir